Blog Sayfasına Git

Yaramazlık mı Hiperaktivite Bozukluğu mu?

hiperaktivite

Yaramazlık mı hiperaktivite bozukluğu mu?

Hiç çocuğunuzun diğer yaşıtlarına göre daha hareketli olduğunu ya da dikkatini toplamak konusunda daha geride kaldığını düşündünüz mü? Eğer yerinde duramayan, herhangi bir konuyla ilgili olarak konsantre olmakta zorlanan, evde, okulda, dışarıda içi içine sığmayan bir çocuğunuz varsa bunu düşünmüş olabilirsiniz. Hatta çocuğunuzu yaramaz olmakla bile suçlayarak bu durumun faturasını ona bile kesmiş olabilirsiniz. Ancak çocuklarda dikkat eksikliğive hiperaktivite bozukluğu, (DEHB) çocukluk çağı hastalıklarının başında gelir ve çoğu ebeveyn bunu geç fark edebilir.

Anne ve babaların aşırı hareketlilik olarak tanımladığı bu durumu yaşayan çocuklar uzun süre boyunca dikkatini bir noktaya kanalize edemez. Davranışların kontrol edilmesi zordur, tek başına olduğunda dikkatsizde hatalar yapar. Özellikle de çocuğun okul süreci daha zor olabilir çünkü dikkati dağılır, zaman zaman okuldaki süreçten tamamen kopar. Toplumdaki görülme oranı yüksek olan çocukluk çağı dikkat sorunları kesinlikle tedavi edilebilir bir durumdur dolayısıyla ebeveynlerin çocuğun davranışlarını iyi gözlemeyip, fark ettikleri aşırı hareketlilik sorununu erken fark edip hekime başvurması gerekir.

Hekimin başlatacağı tedavi süreci, dehb tanısı konulan çocuk ve ergen bireylerde önemli gelişmeler sağlayacaktır. Aynı zamanda bu süreçte ebeveynlerin de bazı konularda dikkatli olması ve bazı ipuçlarıyla tedaviyi desteklemesi gerekebilir. İşte, dikkat dağınıklığının arkasındaki sebepler ve buna karşı ailelerin uygulayabileceği yöntemler…

Çocuğum neden çok hareketli?

Dikkat eksikliği kendini en çok otokontrol bozuklukları, dürtüsel davranışlar ve hiperaktivite olarak gösterir. Konuyla ilgili yapılan araştırmalarda dikkat eksikliği olan çocukların beyin anatomosi ve fonksiyonlarında bazı farklılıklar gözlemlenmiştir. Özellikle de beyinde yer alan ve dikkati toplamaya yarayan bölgelerde az da olsa küçülmeler görülmüştür.

Tüm bunlara ek olarak DEBH, genetik geçirgenliği olan bir sağlık problemidir. Yani anne babasından herhangi birinden dikkat eksikliği varsa bu durumun çocukta da görülme ihtimali yükselir. Üstelik erken doğan çocuklarda DEBH görülme sıklığı her zaman daha fazladır.

Dikkat eksikliği yaramazlık değildir!

Birçok ebeveyn çocuklarda görülen dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğunu bazen yaramazlık olarak yorumlayabilir. Ancak dikkat eksikliği yaramazlık değildir hatta dikkat edememek bile değildir. Bu durum, çocuğun dikkatini belli bir noktaya odaklayamamasıdır. Bunun nedeni ise çocuğun çok fazla ortamda yer alan uyaranlara karşı toleransının yüksek olmasıdır. Bir konuyla uğraşırken çevresindeki diğer uyaranlar çocuğun dikkatini kolaylıkla bozabilir. Hal böyle olunca ilgilendiği konuyu bırakıp başka bir noktaya yönelebilir.

Dikkat eksikliği olmayan çocuklar ders dinlerken kalemini açan, defterini silen çocukların sesini, yoldan geçen arabanın gürültüsünü, kuşun ötüşünü duymayabilir ya da dikkatini verecek kadar bu uyaranlara odaklanmayabilir. Ancak söz konusu DEBH’li bir çocuk olduğunda bu uyaranlar onun için çok barizdir ve dikkatini dağıtmak için pusuda bekler. Çocukların dikkati istemeden de olsa çok kırılgan olduğundan kolayca dağılarak farklı sorunları da beraberinde getirebilir.

Dikkat eksikliği tedavi edilebilir mi?

DEBH’in çocukların fiziksel ve zihinsel gelişimlerini etkilemesini önlemek, okulla ve sosyal çevresiyle uyumu kolaylaştırmak için tedavi şarttır. Dolayısıyla ebeveynlerin dikkat eksikliği belirtileri ile ilgili bilgi sahibi olması ve dikkat sorunları yaşayan çocuklarını çok iyi gözlemlemesi gerekir. Hekiminizin yönlendirmesiyle ilaçsız tedavi ve ilaç tedavisiprotokolü uygulanabilir. Bu durumda çocuklar için terapi, fiziksel egzersizler uygulanarak mental ve bedensel olarak daha aktif ve iyi olması hedeflenir.

Tüm bu kapsamlı tedavi sonrasında çocukta dikkat süresi önemli ölçüde artar, belirgin olan aşırı hareketlilik düzeyi belli bir seviyeye iner. Kontrol etmekte zorlandığı dürtülerini daha kolay dizginleyebilir, öğrenme kabiliyeti ve hafıza gücü artar. İnce motor becerilerde iyileşme görülür, dikkat seviyesinin artışına bağlı olarak derslerine karşı olan ilgisi de artar. Üstelik bu durum sınav başarılarına yansır. Topluma daha kolay adapte olur hem ailesiyle hem de okul ve arkadaş çevresiyle olan ilişkileri gelişir.

Enerjisini doğru ve keyifli alanlara yönlendirin

Hekimin uygulayacağı tedavinin başarıya ulaşması için ebeveynlerin de üzerine düşeni yapması gerekir. Bu noktada yapılacak en etkili uygulamaların başında enerjiyi doğru ve keyifli alanlara yönlendirmek geliyor. İçi içine sığmayan, istese de uzun süre dikkatini tek bir odak noktasında tutamayan çocukların enerjisi doğru bir yere kanalize ederek bu süper güçten yararlanabilirsiniz.

Bunun için çocuğunuzu sevdiği bir spor dalına yönlendirebilir, birlikte bir hobi edinebilir, onu motive edecek ilgi alanları bulabilirsiniz. Çocuklar motive oldukça daha dikkatlerini toplamak için daha fazla çaba sarf edecek ve zamanla bu sorunun üstesinden gelecektir.

Bu tanımlamalardan kaçının

Çocukların dikkat eksikliği yüzünden hem ebeveynleri hem de öğretmenleri tarafından yaftalanması ya da belirli kelime kalıplarınca tanımlanması motivasyon açısından oldukça olumsuz etkilere sahiptir. Ebeveynler ya da öğretmemelerin sürekli olarak “aklın başka yerde, söylediklerim bir kulağından girip diğerinden çıkıyor, başladığın işi bitirmiyorsun, derslerini dinlemek yerine etrafınla ilgileniyorsun, elin dursa ayağın durmuyor, sabırlı olmayı öğren, aklına geleni hemen yapma, bak arkadaşlarına nasıl uslu’ gibi söylemlerden kaçınması gerekir.

Bunun yerine önce çocuğunuzda ya da eğitim verdiğiniz minik bireyde dikkat eksikliği olduğunu kabul edin ve yaklaşımlarınızı gözden geçirin. İletişiminizi kesinlikle dikte edici bir tonda değil aksine göz teması kurarak arkadaşça yapın. Unutmayın ki, bazı ilişkileri tamir etmek inşa etmekten daha zordur!

Akıllı teknolojilerden yararlanın

Günümüzün tekno çocuklarının dikkatini çekmek için teknolojiden daha kolay ve etkili bir yol yoktur. Bu noktada çocuğunuzda dikkat eksikliği varsa yazılım destekli uygulamalardan yararlanabilirsiniz. Dikkat toplama potansiyelini artıracak egzersizler içeren bu uygulamalar düzenli olarak kullanıldığında çok önemli faydalar sağlayabilir. En önemlisi de çocuğunuzun dikkatini toplama becerisi gelişme gösterir.

Kaliteli bir uykudan ödün vermeyin

Dikkat eksikliği, hiperkaktivite bozukluğunun yaşanmasında çevresel uyaranların payı büyük. Bu durum can sıkıcı bir kısır döngüye dönüşebilir. Çünkü uyaranlar sebebiyle dikkatini toplayamayan çocuklar, aynı uyaranlar nedeniyle uykuya geçmekte de zorlanabilir.

Bu durum zihinsel faaliyetlerine olumsuz etki yaratacağından dikkat eksikliği problemini derinleştirebilir. Böylesine bir kısır döngüyü kırmak içinse çevredeki uyaranları azaltarak daha kaliteli bir uyku ortamı yaratılabilir. Çocuğunuzun ideal oranda kaliteli bir uyku geçirirse zihinsel olarak da daha iyi hissedeceğinden dikkat eksikliği azalabilir.

Tutumuzun yıkıcı değil yapısı olsun

DEBH tanısı konulmuş bir çocuğa sahip olmak sabır gerektirir çünkü bu süreç her iki taraf için de zorlayıcı olabilmektedir. Bu noktada çocuğunuzu olduğu gibi kabul etmekte, tutarlı ve sevecen bir tutum sergilemekte yarar var. İletişimizi yapıcı olmak üzerine kurgulayın, çocuğunuzun özgüvenini artırıcı hedefler koyun ancak ulaşamadığında eleştirip motivasyonunu düşürmeyin.

Onun yerine teşvik ve motive edici olun, başarabileceğine inandırın, olumlu tutum ve davranışlar sergileyin. Unutmayın, aşırı hareketli olması yaramazlığından değil, yaşadığı durumdan kaynaklanıyor.

Doğru ve sağlıklı beslenme ile süreci destekleyin

Dikkat eksiliği ve hiperaktivite tedavisinde en önemli destek doğru beslenmeden geçer. Beslenme rutinine eklenecek bazı gıdalarla çocuğunuzdaki dikkat eksikliği problemlerini azaltabilirsiniz. Bunun için beyin ve sinir sistemi adına önemli olan Omega 3 yağ asidi içeren besinlere yönelebilirsiniz.

Balık, ceviz, kanola yapı, keten tohumu ile günlük Omega 3 ihtiyacını karşılayabilir ve beynin potansiyelini güçlendirebilirsiniz. Ayrıca çinko bakımından zengin kabak çekirdeği, susam, tahin gibi besinleri beslenme programına dahil edebilir, hazır gıdalar yerine taze sebze ve meyveleri tercih edebilirsiniz.