Asırlık insanlar gibi yaş almak için 10 ipucu
Vücudumuz, hepsinin mümkün olduğu kadar iyi çalışması gereken milyonlarca hücreden oluşur. Ancak çok az hücre sürekli yenilenip değiş tokuş edildiği için hayatımız boyunca bize eşlik eder. Vücudumuzun canlı ve sağlıklı kalmasının tek yolu budur. Her saniye yaklaşık 50.000 hücre ölür ve birçoğu yeni oluşur. Bu yüzden sağlıklı bir yaşam tarzına başlamak için asla geç değildir.
Peki, sadece biz değil, hücrelerimizin de düzgün çalışabilmeleri için nasıl bir beslenme programı uygulanmalıdır? Böyle bir beslenme programı, bize enerji sağlayan yeterli miktarda iyi karbonhidrat, protein ve yağ içermekle kalmaz, aynı zamanda organlarımız ve hücrelerimizdeki tüm biyokimyasal süreçler için bol miktarda mikro besin, vitamin ve eser element içerir. Aslında uzun yaşamın sırrı da tam olarak budur. İşte, asırlık insanlar gibi yaş almak için 10 ipucu…
Vücudunuzu dinleyin
Dengeli beslenmek, yalnızca çeşitli yiyecekler yemek anlamına gelmez, aynı zamanda doğru miktarda yemek yemek anlamına gelir. Vücudumuzu dinlediğimizde, otomatik olarak aşırı yemekten kaçınır. Bu noktada Japonların bu harika kuralını uygulayabilirsiniz; mideniz yüzde 80 dolduğunda yemeyi bırakın!
Bitki ağırlıklı beslenme
Ortalamanın üzerinde yaşayan insanların ortak özelliği yüzde 90 ila 95 oranında bitki ağırlıklı beslenmesidir. Sebzeler, lahana, yeşil yapraklı sebzeler, salatalar, meyveler, otlar, kuruyemişler, baklagiller ve tahıllar tabakları bolca doldurur. Bitkisel yağlar da eksik değildir. Bitkilerde vitamin açısından zengin olmanın yanı sıra sağlığa faydaları olan birçok uçucu yağ da bulunur. Bu da asırlık çınarların uzun ömürlerinin bir diğer sırrıdır.
Taze pişirme
Yemeklerimiz her zaman taze, tercihen bölgesel ve işlenmemiş malzemelerle hazırlanmalıdır. Bu sayede hem mevsimine uygun beslenirsiniz hem de uzun ulaşım yolları nedeniyle tüketilen yemeklerin önüne geçersiniz. Önemli olan sağlıklı tercihleri masaya getirmektir. Sağlıklı tercihler, taze pişirme yöntemi ile hazırlanırsa güzel bir ömür için kaliteli bir alt yapı oluşturabilir.
Baklagilleri keşfedin
Ortalamanın üzerinde yaşayan insanların ortak noktası, baklagillerin her gün sofralarında olmasıdır. Ülkemizde çok sayıda baklagiller mevcut olsa da giderek artan fast food tarzı beslenme sebebiyle popülariteleri giderek azalıyor. Oysa bu mercimek, fasülye gibi yeniden keşfedebileceğimiz yerel baklagiller var. Günlük porsiyon, bağırsak sağlığımız için yaşla birlikte azalan kas kaybını ve çok miktarda lifi dengeleyen yüksek kaliteli protein sağlar.
Ekşi süt ürünleri
Yoğurt ve peynir gibi az miktarda süt ürünleri, hayvan refahına ve iyi besiciliğe dikkat ederseniz beslenmenizi zenginleştirebilir. Çünkü hayvanların yedikleri, ondan yapılan yemeğin kalitesine yansır. Özellikle yoğurt gibi asitlendirilmiş süt ürünleri sağlıklı bir bağırsak için oldukça faydalıdır.
Haftada en az iki kez balık
Dünyanın her bölgesinde yerel sulardan balık bulunur. Söz konusu üç tarafı denizlerle çevrili olan ülkemiz olduğunda ise balık konusundan cennet bir havzaya sahibiz. Dolayısıyla balık tüketimini artırmak, sağlığımız için atacağımız en önemli adımlardan biridir. Haftada iki porsiyon balık iyi bir seçimdir.
Şekeri en aza indirin
Tüm dünya olarak şekeri seviyoruz ve tükettiğimiz birçok besinde şeker mevcut. Ancak kontrolsüz şeker, hastalık ve kalitesiz bir yaşam biçimi demek. Dolayısıyla şeker tüketimimiz günlük 25 gramı geçmemelidir. Bu yaklaşık beş çay kaşığına karşılık gelir ve Dünya Sağlık Örgütü’nün (WHO) tavsiyesi ile uyumludur. Bu noktada günde bir kez bilinçli olarak tatlıların tadını çıkarın. Ancak çok fazla gizli şeker içeren işlenmiş ürünlerden kaçının.
Geleneksel ekmek yemek
Beyaz un, renklendirici malt, kabartıcılar ve tatlandırıcılar… Bugün pek çok fırıncıdan satın aldığımız beyaz ekmekler ile artık geleneksel unlu mamullerle pek ortak yanı yok. Ekşi maya veya doğal maya ile yapılan ekmek daha iyi tolere edilir ve daha fazla besin açığa çıkar. Oysa önceki zamanlarda tam buğday unundan yapılan ekmekler evimizin bir parçasıydı ve asırlık insanlar tarafından sıklıkla tercih edilirdi. Bugün artık bu tablo giderek değiştiğinden beyaz ekmeklere olan talebi azaltmakta büyük fayda var.
Günde bir porsiyon fındık
Asırlık çınarlar gibi yapın ve günde bir avuç fındık tüketin. Fındıklar; konsantre besin gücü, aynı zamanda yüksek kaliteli proteinler, sağlıklı yağlar ve lif sağlar. Bağırsakları çalıştıran, metabolizmayı hızlandıran fındık, antioksidan bileşikleri sayesinde kanser riskini azaltır. Kolesterol seviyesini düşürerek, kalp krizi olasılığının azalmasını yardımcı olur. C ve E gibi vitaminleri ile kemik sağlığını güçlendirir.
Sıvı tüketimini artırmak
Günde beş ila yedi bardak su için. Ayrıca bir fincan şekersiz yeşil çay veya kahve tüketin. Bu da size fazladan antioksidan sağlar. Öte yandan, tüm şekerli içeceklerden ve yapay tatlandırıcılarla tatlandırılmış sıfır kalorili içeceklerden kaçının.